1 Ocak 2018 Pazartesi

Kefensiz'Cenaze.

Senin baktığın pencereler karanlık,
Daha önce orada bulunmuştum.
Daha önce orada sevişmiştik seninle.
Bakma o pencerelerden,
İçeri alma kuşları.
Kedimiz ağlıyor.

Valizini bıraktığın yerde,
Saat şuan geceyi geçiyor.
Sigarayı bıraktım ve çakmağımla oynuyorum.
Bulut düş diyor,
Soğuk,ölüm.

Seni portakal ağaçları arasında tanımıştım.
Sıcak,bana küfürler ettirirken,
Sen basmalı eteğine,boynunu siliyordun.
Ben sıcağa,şükürler ettim.

Bacaklarını,bir şiire yazabilmek için uğraştığımı biliyorsun.
Benim bacaklarım çirkin.
Kollarımda kalıcı izler var.
Kirpiklerimi senden kıskanıyorum.

Ve elbette bacaklarına dönecek olursak.
Beni bırakıp gittiler.
Bulamıyorum.

Korkuyorum,sesinden.
Rüzgarın karmaşık bir dini var.
Elinden geleni,yüzümüze kesiyor.
Elinden geldiğini,şiire yazdırıyor.

Havlulara sarılmış bebekler büyütüyoruz seninle.
Sarmaşıkları,büyük asker botları tekmeliyor.

Islık gibi bir kurşun duyuyorum.

Sen duymuyorsun.
Uyuduğun yerler toprak.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder